Son zamanlarda yazdığım yazıların ne kadarda günlük kıvamında olduğunu farkettim şu anda. Eskiden daha farklı yazılarım olurdu. Genellemeler, sosyal içerikler, duygular olurdu yazılarımda. Şiirde yazardım eskiden. Artık pek yazamıyorum şiir. Eskiden bilgisayarımda, blogta paylaşmadığım yazılarda olurdu. Şimdilerde sadece burdakilerden ibaretim.Paragraflar birbirinden bağımsız günlük olaylarla ilgili. 'Drama Queenn' olmayı severdim. Hala öyleyim aslında ama sanırım yazılarımın bu kadar kendimle ve günlük hayatımla ilgili olması, üstüme çöken asosyalliğimle ilgili. Duygularımı şahlandıracak bir olay yaşamıyor oluşumla ilgili.
Lakin dün yine bir dizi izlerken, kafama takılan bir konu oldu. Evlilik meselesiyle ilgili. Şimdi düşünün 2 insanın nasıl hayatını birleştirmeye karar verdiğini. Genellikle erkek hazır olduğunda, kadına evlenme teklifi eder. Kadın kabul eder evlenirler. kabul etmezse ayrılırlar. Ama kimse düşünmez, o kadının evliliğe hazır olup olmadığını. Daha duygusal ve ayrıntılı düşünen varlıklar olduğumuzdan yola çıkarak, kadınların evliliğe doğdukları andan itibaren hazır olduğu düşünülür. Sevgilisinden evlenme teklifi almış bir kadının, 'Ben daha evliliğe hazır değilim, böyle sevgili olarak kalsak olmaz mı?' deme hakkı yoktur. Hiç bir erkek bunu kaldıramaz. 'Ben hazırsam, o da hazır olmalı' düşüncesine sahiptir erkekler, ve eğer bir kadın bu cümleyi kurarsa, muhtemelen o ilişki biter. Kim bilir kaç tane ilişki bitmiştir, zamanından önce edilen evlilik teklifleri yüzünden. Oysaki bir kadın, yuva kurmaya, kariyer sahibi olsa bile bir adamın sorumluluğunu almaya, ona yemek yapmaya, evi temizlemeye ve günlük hayatın ayrıntılarıyla sadece kendi için değil, kocası için de uğraşmaya her zaman hazır olmalıdır. Kadın kısmının hazır olmamaya hakkı yoktur. Hem hep kadınlar hayal kurmalıdır, her sevgilisiyle evlendiğini düşünmelidir. Daha ilişkinin ilk ayında bile çocuklarına isim seçmelidir kadın. Hayatta rolumuz hep bu sanılır. Hem sonra evlilik hep erkekler için bir kafes olarak düşünülür. Kadınlarında aynı şeylerden vazgeçtiği kimsenin aklının ucundan geçmez.
Yakın arkadaşlarımın sevgilileri, ve benimde sevgilim olmak üzere, gençlik arasında sevgiliye yapılan şakalar genellikle hep bu düşüncelerden çıkar. Ben çok şahit oldum, erkeklerin sevgililerine, 'Düğününüze geliriz artık' şakasını yaptığına. Bence büyük terbiyesizlik. Erkek arkadaşımda yapmıştı bunu bana zamanında. Tepki göstermiştim. Tepkime karşılık olarak ise 'Her erkek arkadaşınızla evleneceğinizi düşünmekten vazgeçin artık' olmuştu. Kadınlar hep bunu düşünür sanırlar çünkü. Bende 'Her erkek arkadaşımızla evleneceğimizi düşünmüyoruz tabiki, ama kimsenin karşısına geçipte 'Biz seninle takılıyoruz ya, evlenmeyi düşünmüyorum seninle ama iyi böyle ya!' düşüncesini içeren şakalar(!) yapmıyoruz' demiştim. 'E o zaman siz de yapın' olmuştu bana verilen cevap. Gülüp geçmiştim yine. 'Evlilik' konusuyla ilgili konuşuyor olmak bile beni rahatsız etmişti açıkcası. Daha hazır olmadığım, düşünmeye bile en az 3-4 senemin olduğu bir konu hakkında, baştan 'Her kadın evliliğe hazırdır' yaftasıyla etiketlendiğim bu konuşmada zaten 1-0 yeniktim.
Sanırım kadın milletinin bu konudaki erkeklerden ayrılan farklılığı, bizim düşüncelerimizi çok daha iyi saklıyor oluşumuz. 'Hazır olmama' düşüncesine sahip olabileceğimizi göstersek belki böyle olmayacak. Ama bir kadın hazır olup olmadığını, karşısındakine türlü şakalarla anlatmaya çalışmaz. En azından bu benim için öyle. Hazır değilse, değildir, ama bunu zamansız gelen evlilik teklifinden önce belli etmez. O teklif edilir, cevap 'hayır' ise biter o ilişki. Aslında ne kadar da basit değilmi?
Neyse, bunlara nerden geldim bilmiyorum. Birazdan maskemi takıp okula gideceğim. Bitirme projemle ilgili yapmam gereken şeyler var. Hocayla konuşacağım, bana naptın diye soracak. Hiç bir şey yapmadığımı söyleyeceğimi bilerek gidiyorum odasına. Desemki 'Hocam gelmeden önce oturdum, evlilikle ilgili düşüncelerimi yazdım. İşte budur yaptığım şey' desem, pek hoş başlanmaz sanırım görüşmeye. Ama komik olur orası ayrı.
(başlığı bilerek öyle yazdım, yazım hatası yok!)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder