Uzakta bir yerlerde olsam, ruzgar değse tenime. Az biraz baykuslar konuşsa yansimamla, ama korkutmadan. Varliğim, yokluğa dönüşse, ben yokluğumda kendimi bulsam tekrar tekrar. Bulduğumu kimseye göstermesem, bir ben kendim olarak bana kalsam.
Ama en çok rüzgar olsa aklimda. En çok onu hissetsem, en çok ona olsa hasretim. Renkler olmadan boyanmaz Hayat. Rüzgar olmadan da, once kaybedip sonra bulamam kendimi. O soğuk yüzümü isirmazsa hissedemem kaybolmuşluklarimi. O rüzgar olmazsa, olamam ben, Ben gibi.
Olacak arkadaş. O rüzgar olacak. O soğuk iliklerime işleyecek sigarami içime çekerken.
Olmazsa olmaz, eğer olmazsa yokluktan varolamam.
Keşke bir rüzgar yetse. Keşke bir rüzgar alip goturebilse. Keşke rüzgar hep değse de tenime, ben yaşadiğimi hep hissetsem, hiç unutmasam
- Posted using BlogPress from my iPhone
2 yorum:
Bir rüzgar gelse tozların yerden savurduğu gibi düş kırıklıklarını savursa uzaklara. Sonra yağmur sonrası toprak kokusu ya da bir gül bahçesi kokusu gibi getirse yeni umutlar, başlangıçlar...
Belki alevlenen içlere bir dirhem merhem olabilirdi...
Yazılarının devamını bekliyoruz... Okunmuyor sanma gayet de güzel oluyor...
tesekkur ederim :)
Yorum Gönder